18 Ağustos 2008 Pazartesi

1980 öncesi ve sonrası Türk bankacılığında finansal yenilikler

Bir finansal sistemde yenilik üretilebilmesi çeşitli unsurların varlığına bağlıdır. Bu unsurlar -en yalın ifadeyle piyasalardaki talep ve arz koşullarında ortaya çıkan değişimlerdir. Bilindiği gibi finansal yenilikleri belirleyen unsurların analizinde kullanılan makroekonomik düzey kavramı, yeniliklerin belirleyicilerini finansal sistemin bütünüyle -ve tabii onu çevreleyen ekonomik sistemle- birlikte ele almayı gerektirirken mikroekonomik düzey, söz konusu belirleyicileri tek bir finansal firmayı dikkate alarak değerlendirmektedir. Bir bakıma esasında her iki düzeyde de aynı unsurlar analize tabi tutulmakla birlikte vurgulanan ayrım, analizin tüm ekonominin ya da tek bir firmanın bakış açısı üzerine kurulmasıyla ilişkilidir. Literatürde genel kabul gördüğü üzere, gelişmiş finansal sistemlerde gözlenen yenilikler makroekonomik değişimlerin, yasal düzenlemelerdeki değişimlerin, artan rekabetçi baskıların ve teknolojik gelişmelerin baskısı altındaki firmalarca üretilmektedirler. Piyasalarda hiçbir değişiklik olmasa bile firmalar sadece kar ençoklama güdüsü ile eksiklikleri gidermeye, dolayısıyla yeni ürünler veya üretim teknikleri geliştirmeye çalışabilirler. Dışardan gelen etkilerden bağımsız olan bu tür yeniliklere arz kaynaklı aktif yenilikler adı verilirken, dış etkilere uyum esnasında ortaya çıkan yeniliklere de reaktif yenilikler denilebilir. Reaktif yenilikler ise dört türe ayrılarak sınıflandırılabilirler: Savunmacı, tepkici, korumacı ve tabii teknolojik yenilikler. Yazının tamamını okumak için buraya tıklayınız.

Hiç yorum yok: