21 Mart 2006 Salı

bunaltı

farkındayım
derin dehlizlerin içine sızıp
kısılıp kalmış arzuların
nasıl dalga dalga
çeperlerine vurduğunu
yüreğin
ve
engine fora demek üzre
hazırlanan geminin
kısılıp kalınca derin dehlizlerin içine
belki de kendi yarattığı fırtınanın göbeğinde
artık dalgalarla boğuşamayacak kadar
yorgun ve bıkkın
ve
öfkeyle üfüren bunaltılı ve nemli yelin
yanaklarını yaladığı koca gövdenin
yiten takatinin son demlerinde
ve
ensedeki nasırlaşmış elin
kuvetle sıktığını hissettikçe
acıyla bar bar bağırdığını
ve
ümüğü sıkılmışçasına
nefesi daralmışçasına
bir karış uzayan ve kuruyan dilin
yiten sabrını bilirim

yirmi bir mart iki bin altı salı – ankara

© Emin Akçaoğlu

Hiç yorum yok: